Skolyozun omurgada yol açtığı eğrilikleri kalıcı olarak düzeltmeye yönelik geliştirilmiş bir tedavi metodudur. Bu metod çeşitli egzersiz uygulamalarından oluşur. Omurgadaki farklı eğrilikler göre egzersizler değişebilmektedir. Bu nedenle, Schroth metodunu bilen uzmanlar tarafından planlanmalıdır. Egzersizlerin büyük çoğunluğu herhangi bir özel araç gereç gerektirmediği için ev ortamında uygulanabilir.
Yapısal nedenlere bağlı skolyozda etkisi sınırlı olmakla birlikte büyüme gelişme çağında başlayan Skolyozun tedavisinde tedavinin başarısı yüksektir.
Schroth tedavisinde Skolyozu olan bireylerin kendileri tarafından uygulanır. Bu nedenle, tedaviye kişinin aktif katılımını gerektirir.
Detaylı bilgi için; https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1033949
Schroth, nedir ve nasıl geliştirilmiştir?
Büyük yolculuk çok basittir, ancak insanlar dolambaçlı yolları sever (Lao-Tse).
Günümüzde skolyoz için egzersiz tedavisi tüm dünyada kullanılmaktadır ve kanıta dayalı bir yöntem olarak kabul edilebilir. Dünya çapında uygulanan en önemli tedavi yöntemi Katharina Schroth’a göre üç boyutlu tedavidir. Ancak bugün itibariyle farklı yaklaşımlar sunan ama aynı ismi kullanan farklı eğitim programları olduğu görülmektedir. Bad Sobernheim okulu, Barselona okulu, ‘Nu Schroth’ olarak adlandırılan okul ve Schroth Best Practice programı mevcuttur.
Kısa bir süre önce ‘Barselona okulu’ olarak adlandırılan okulun öğrencileri tarafından bir tartışma başlatıldı. Bu kişiler ‘gerçek’ Schroth konseptine sahip olduklarını iddia etmektedirler. Ancak Katharina Schroth tarafından başlatılan orijinal Schroth programı, bugün itibariyle Barselona ekolü ile karşılaştırıldığında çok daha farklıdır.
İki ana ekolün, Bad Sobernheim ekolü (Axel Hennes) ve Barselona ekolünün (Dr. Manuel Rigo) baş kahramanları, programı geçen yüzyılın 80’li yıllarının sonlarında, orijinalinden büyük ölçüde değiştirildiği bir dönemde Almanya’nın Bad Sobernheim kentindeki Katharina Schroth kliniğinde öğrenmişlerdir.
Orijinal Schroth programının uygulanması 1921 yılındaki başlangıca kadar uzanmaktadır. Başlangıçta 80° ve üzeri torasik eğrilikler için tasarlanmıştı. Bu eğrilikler çok rijitti ve düzeltilmesi zordu. Bu nedenle Katharina Schroth, postüral kasları ve postüral kontrolü uyarmak için çoğunlukla dik pozisyonlarda yüksek düzeltici egzersizler tanımlamıştır.
Bugün egzersizlerle tedavi edilen eğrilikler genellikle küçük ila orta derecelidir ve daha esnektir. Bu durum ilk olarak Katharina Schroth’un kızı Christa Lehnert-Schroth tarafından önerilen ilk değişikliklere yol açmıştır. Yüzüstü ve sırtüstü pozisyonda egzersiz uygulamaya başlamıştır; ancak esas olarak daha etkili olan dik egzersiz pozisyonlarını kullanmıştır.
Ne yazık ki bugün Bad Sobernheim okulunda ve Barselona okulunda ağırlıklı olarak yüzüstü ve sırtüstü egzersizler önerilmektedir ve her iki okul da Christa Lehnert-Schroth tarafından geçen yüzyılın 70’li yıllarında daha büyük ve daha rijit eğrilikler için geliştirilen aynı karmaşık yaklaşımları kullanmaya devam etmektedir. Bu son gelişme, daha az düzeltmeye (sadece orta hatta) ve yüzüstü ve sırtüstü pozisyonlar nedeniyle ana stabilize edici postüral kasların daha az aktif olmasına yol açmıştır.
Yeni yaklaşım olan Schroth Best Practice programı, orijinal Schroth programının en son geliştirilmiş hali olarak kabul edilebilir. Ana egzersizler dik pozisyondadır, odak noktası yüksek düzeltmeler ve ilk olarak 2006 yılında tanımlanan günlük yaşam aktivitelerine (ADL) özgü paternlerdir (Weiss ve ark. 2006). Küçük ve orta dereceli eğriliklerin düzeltilmesi daha kolay olduğundan, yeni Schroth Best Practice programının ilkeleri kolayca basitleştirilebilir.
Orijinal Katharina Schroth yöntemi, 70°’yi aşan torasik eğrilikler için hala en iyi yöntemdir. Bu nedenle Dr. Hans-Rudolf Weiss’ın annesi Christa Lehnert-Schroth, yeni Schroth kitabının yazarlarından biri olmayı ve 70°’yi aşan büyük torasik eğriliklerin tedavisine ilişkin bölümü yazmayı kabul etmiştir. Bununla birlikte, küçük ve orta dereceli eğrilikler yeni programla kolayca ve etkili bir şekilde tedavi edilebilir.
Yeni Schroth Best Practice programının uygulanması ve öğrenilmesi (öğretilmesi) kolay olduğundan, hastalar sadece birkaç gün içinde kendi başlarına deformitelerini yönetmeyi öğrenebilirler. İlk rehberlik ve konseptin güvenli bir şekilde öğrenilmesinden sonra aylar hatta yıllar boyunca bir fizyoterapistin sürekli gözetimine gerek yoktur. Ayrıca fizyoterapistler için başlangıçta 4 buçuk günden daha uzun kurslara ve fizyoterapist esas olarak omurga deformitelerine odaklanan bir uzman olmak istediğinde 3 günden daha uzun kursa ihtiyaç yoktur.
Bu nedenle, bir fizyoterapist hastalarını gereğinden fazla rahatsız etmek istemediğinde ve en etkili düzeltme egzersizlerini uygulamak istediğinde Schroth Best Practice programı tercih edilen tedavi programıdır. Bu program ile hastanın fizyoterapist gözetimine bağımlılığını azaltmayı Günlük Yaşam Aktivitelerini otomatikleştirmeyi amaçlıyoruz.
https://www.facebook.com/scoliosisbestpractice/photos/a.820916868034360.1073741827.820907314701982/1283058595153516/?type=3&theater
https://www.facebook.com/scoliosisbestpractice/photos/a.820916868034360.1073741827.820907314701982/1279666065492769/?type=3&theater
Bu programın iyi işlediğini kolayca görebileceğimiz gibi, bugün itibariyle daha karmaşık okullara nadiren ihtiyaç duyulmaktadır. Son olarak, Dr. Hans-Rudolf Weiss hafif omurga deformitesi olan bir çocuk olarak 60’lı ve 70’li yıllarda Christa Lehnert-Schroth’un enstitüsünde hastalarla egzersiz yapmak zorunda kalmıştır ve bu nedenle Katharina Schroth tarafından öğretilen orijinal yaklaşımı gerçekten bilen ve kendi vücudunda işe yaradığını hisseden bugün hala hayatta olan tek profesyonel olabilir.
Hastalarınızı ‘harika ve basit bir şekilde’ tedavi edin ve gereğinden fazla karmaşıklaştırmayın. O zaman başarılı ve mutlu hastalarınız olacaktır! Ama bunu tutkuyla yapın!
Hans Rudolf Weiss
Referans: https://www.linkedin.com/pulse/schroth-what-how-developed-hans-rudolf-weiss-dr-med-/
Skolyoz rehabilitasyonunda postüral kontrol – Schroth yeniden güncellendi. Hans-Rudolf Weiss, Dr. med.
Referans: https://www.linkedin.com/pulse/postural-control-scoliosis-rehabilitation-schroth-weiss-dr-med-/
Otokton kas sistemi terimi, omurga boyunca yer alan en derin sırt kasları katmanını tanımlar. Otokton kas sistemi, omurga stabilizasyon sisteminin bir bileşenidir. Bu kaslar ana hareket ettiriciler – istenen bir hareketi üretmek için doğrudan hareket eden kaslar – olarak kabul edilmez. Otokton kas sisteminin işlevi, omurganın asimetrik olarak yüklenmesini önlemek için omurga kolonunu dengeli bir fizyolojik pozisyonda tutmaktır (1).
Sırtın otokton kas sistemi, omurganın ana taşıyıcısı olmaktan ziyade bir stabilizatör olarak refleks olarak (Y döngüsü) aktive edilir (2,3). Bu nedenle, sırtın otokton kas sistemi doğrudan bilinçli kontrole tabi değildir (2-5) ve düzeltme manevralarından sorumlu değildir.
İki ana ekolün, Bad Sobernheim ekolü (Axel Hennes) ve Barselona ekolünün (Dr. Manuel Rigo) baş kahramanları, programı geçen yüzyılın 80’li yıllarının sonlarında, orijinalinden büyük ölçüde değiştirildiği bir dönemde Almanya’nın Bad Sobernheim kentindeki Katharina Schroth kliniğinde öğrenmişlerdir.
Orijinal Schroth programının uygulanması 1921 yılındaki başlangıca kadar uzanmaktadır. Başlangıçta 80° ve üzeri torasik eğrilikler için tasarlanmıştı. Bu eğrilikler çok rijitti ve düzeltilmesi zordu. Bu yüzden Katharina Schroth, postüral kasları ve postüral kontrolü uyarmak için çoğunlukla dik pozisyonlarda yüksek düzeltici egzersizler tanımlamıştır.
Schroth yöntemi, 1920’lerin başında Almanya’da Katharina Schroth tarafından skolyozlu bireylere yardımcı olmak amacıyla geliştirilmiştir. Bu makalenin yazarı (HRW) yöntemi 1980’lerde analiz etmeye başlamıştır (6). Bulgular arasında, postüral kasların aktivasyonunun dik asimetrik başlangıç pozisyonlarında mümkün olduğunu gösteren bir EMG çalışması da vardı (7). Orijinal Schroth programının aktif egzersiz programı gerçekten de dik başlangıç pozisyonlarında (ayakta durma, oturma) egzersizler içermekteydi.
Aslında, orijinal Schroth egzersizleri bu şekilde uygulanmış ve bu egzersizlerin sonuçları başka bir EMG çalışmasında da test edilmiştir (8). O dönemde, ilk Alman Schroth kliniğindeki hastalar egzersizler arasında sırtüstü veya yüzüstü pozisyonda düzeltici pirinç torbaları (pedler) üzerinde dinleniyorlardı. Bunu yaparken, her zaman asimetrik dik pozisyonda uygulanan başka bir aktif egzersiz serisine başlamadan önce gövde kas sistemini gevşetmek için Schroth nefes egzersizleri yaparlardı (9).
1970’lerde Christa Lehnert-Schroth yatay pozisyonda egzersizler geliştirdi. Bu dönemde klinikteki egzersizler hem dik pozisyondaki egzersizleri, hem de sırtüstü ve/veya yüzüstü pozisyonlardaki egzersizleri içermeye başladı. Bu gelişme iki nedenden dolayı meydana geldi. Birincisi, Katharina Schroth Kliniği’ndeki yatılı rehabilitasyon programında günlük altı saatlik egzersizler sırasında çeşitlilik sağlamak için ek egzersizlere ihtiyaç duyuldu. Eklenen bu egzersizler, altı haftalık yoğun program sırasında hastanın sıkılmasını hafifletmeye yardımcı oldu. Ayrıca Christa Lehnert-Schroth o sıralarda 4. eğrinin varlığını ve bununla birlikte egzersiz sırasında dik bir pozisyonda birden fazla eğriyi kontrol etmenin zorluklarını keşfetti. Yüzüstü ve sırtüstü pozisyonlarda yapılan egzersizlerin amacı, hastanın gövde simetrisini iyileştirmeye çalışmasına yardımcı olmaktı. Ana hareket ettiriciler kullanılarak, bu pozisyonda, yatarken aktive olmayan postüral kaslara herhangi bir erişim olmaksızın aktif hareketler yoluyla düzeltme yapılmaya çalışılmıştır.
1980’lerin ikinci yarısında ve 90’ların başında Schroth yöntemi, Avrupa’da yayılmaya başladı ve bu egzersizler eğitim protokolünün bir parçası oldu. O dönemde, gövdenin büyük, önemli düzeltici hareketlerine vurgu yapılmıyordu.
Bad Sobernheim, Almanya’da Axel Hennes (PT) ve Udo Roevenich (spor eğitmeni) kurs eğitmenleriydi. Bu sırada Dr. Manuel Rigo Bad Sobernheim’daki programa katıldı. Daha sonra Dr. Rigo Barselona Okulu’nu kurdu ve sonunda diğer uygulayıcılara eğitim vermeye başladı.
Böylece Schroth’un Bad Sobernheim ve Barselona okulları başlamış oldu. İki ekol arasında önemli bir fark yoktur ancak ne yazık ki, bu iki ekol ortaya çıktığında başlangıçta görev alan eğitmenler, öncelikle dik pozisyonda yapılan orijinal Schroth egzersizlerinin etkisini görmemiş veya bu gücü deneyimlememişlerdir. Bugün Bad Sobernheim ekolü hala dik ve yatay başlangıç pozisyonlarının bir karışımını içermektedir. Öte yandan, Barselona ekolü öncelikle sırtüstü ve yüzüstü pozisyonlardaki egzersizlere odaklanmaktadır. Bu yaklaşımın dezavantajı, içsel postüral kasların çalıştırılmamasıdır. Schroth yönteminin bu versiyonunda, eğitim sırasında yardım uygulaması yaygındır. Bunun nedeni, sırtüstü ve yüzüstü pozisyonlarda terapistin yardımı olmadan postüral kontrolün sağlanmasının zor olmasıdır.
Schroth’un yaygınlaşmaya başlamasını takip eden yirmi yıl içinde, Bad Sobernheim’daki Katharina Schroth Kliniği’nde 4-6 haftalık yatılı rehabilitasyon programından elde edilen hasta sonuçlarının iyileştirilebileceği anlaşılmıştır.
Yaklaşımı geliştirme yolları denenmiş ancak hiçbiri önemli ölçüde başarılı olmamıştır. Sonuç olarak, orijinal Schroth yaklaşımına geri dönme fikirleri (bu yazar tarafından) orijinal kavramları geliştirmek için eklentiler ve modifikasyonlar kullanılarak araştırılmıştır (10,11). Bu amaçla, sagital düzlem düzeltmeleri uygulanmış (10) ve dik asimetrik pozisyonlardaki egzersizler eski haline getirilmiş ve yatay pozisyonda yapılan egzersizlerin çoğunun yerini almıştır.
Buna ek olarak, sistematik, eğriliğe özgü günlük yaşam aktiviteleri (ADL’ler) düzeltmeleri başlatılmıştır (11). Bu ADL’ler skolyoz yönetiminin önemli bir bileşenidir çünkü eğri paternine özgü postüral düzeltmeler hastanın Schroth yaklaşımını sadece sınırlı seanslar için değil, mümkün olan her zaman günlük yaşama dahil etmesine olanak tanır. Başlangıçta Schroth yönteminde yapılan bu güncellemeler, değişiklikler ve eklemeler, Schroth Best Practice (SBP) olarak adlandırılan yeni, kanıta dayalı bir yaklaşımın başlangıcı olmuştur.
Schroth yönteminin bu en yeni evrimi, köklerine geri dönmekte ve yüksek amplitüdlü, asimetrik, dik egzersiz pozisyonları ve düzeltici hareketlerle birleşmektedir (12). Program, tedavinin hasta üzerindeki etkisini azaltmak amacıyla basitleştirilmiştir. Basit komplike hareketler, karmaşık komplike hareketlerin yerini almıştır.
Sagittal ve koronal düzlemlerde ekstremite kaynaklı gövde düzeltmeleri gibi güncellenmiş tekniklerin öğrenilmesi ve anlaşılması kolaydır. Hastalar için amaç, tam postüral kontrol elde etmek için kendi kendilerine nasıl yardım edeceklerini öğrenmeleridir. Bunu başarmanın en etkili yolu yine Katharina Schroth’un amaçladığı gibidir: dik bir pozisyonda asimetrik egzersiz kullanarak postüral kasların aktivasyonu yoluyla.
Schroth Best Practice (düzeltici egzersiz programı olarak) ve güncellenmiş teknikleri günümüzde giderek artan sayıda kanıt tarafından desteklenmektedir (6-8,10-12,13-24).
Schroth’un ilk zamanlarından farklı olan şey, o zamanlar hastaların genellikle ≥70º torasik eğriliklerle (şiddetli eğrilikler) başvurması ve sıklıkla torasik omurgada daha kifotik görünebilecek büyük kaburga kamburuna sahip olmasıdır. Günümüzde çoğu hasta tedavi için çok daha az belirgin eğriliklerle başvurmaktadır. Dahası, daha hafif ve orta dereceli eğriliklere sahip olanlar genellikle torasik düzleşme (lordoz) ve/veya lomber kifoz ile başvurmaktadır. Daha belirgin eğrilikler için geliştirilen orijinal Schroth’un daha orta dereceli eğrilikler için uygulanmasına gerek olmamasının nedeni budur. Daha belirgin eğrilikleri olan hastalar, skolyoza özgü ADL’lerle birlikte orijinal Schroth’u öğrenerek en iyi şekilde hizmet alırlar ve her zaman kalifiye bir profesyonele başvurmalıdırlar.
70° ve üzerindeki torasik eğrilikler tipik olarak önemli ölçüde düzeltilmez, ancak hafif ila orta dereceli skolyotik deformiteler doğru tedaviler uygulandığında iyileşme potansiyeline sahiptir. Orijinal Schroth konseptinin felsefesi, en şiddetli eğriliklere sahip olanlar için elde edilebilecek hareket aralığının sınırlarına kadar maksimum düzeltmeyi hedeflemekti. Neyse ki, Cobb açıları 15-60° aralığında olan hastalar için daha yüksek genlikli bir düzeltici hareket tipik olarak daha ulaşılabilirdir.
Katharina Schroth hastalara günde bir saatten fazla egzersiz yapmalarını tavsiye ederken, Schroth Best Practice Programı, hastanın gün boyunca paterne özgü günlük yaşam aktivitelerini (ADL’ler) dahil etmeye odaklanmasıyla farklılık gösterir. Bunu yaparken, hasta üzerinde daha az yük oluşturmaktadır. Paterne özgü ADL’ler otomatik hale geldiğinde, egzersizi taklit eden hareketler gün boyunca gerçekleştirildiği için uzun egzersiz seanslarına olan ihtiyacı azaltabilir.
Schroth Best Practice isimli bu modern konsept, yöntemin uygulayıcıları tarafından artık patern-spesifik skolyoz rehabilitasyonu (PSSR) olarak adlandırılmaktadır. Bu konsept, postüral kasları dik, asimetrik başlangıç pozisyonlarında ele alır. Bu, hastanın postüral kontrol kazanması için en iyi yoldur. Destekli, yatar pozisyonlarda postüral kaslar kolayca aktive olmaz (1-5,9).
Bu yeni metodolojinin diğer Schroth ekollerine kıyasla bir diğer avantajı da hastanın fizyoterapist ile çalışmasında bağımlılığı azaltma ve ADL’ler nedeniyle postüral kontrol sağlama becerisi sayesinde daha fazla başarı şansı sunmasıdır.
Bad Sobernheim ekolü, dik ve sırtüstü/yüzüstü egzersizlerin karışımıyla, kısmen de olsa, hastanın postüral kaslarını uyarmasına izin vermektedir. Buna karşılık, Barselona ekolünün öğrencileri hastalara terapistin sürekli yardımı ile sırtüstü ve yüzüstü pozisyonlarda egzersiz yapmalarını söylemektedir.
Özellikle adölesan idiyopatik skolyozlu (AIS) hastalar için anlaşılması gereken en önemli nokta, en etkili kanıta dayalı konservatif tedavilerin uygulanması ve birleştirilmesinin skolyoz ilerlemesini durdurmak veya azaltmak için en ihtiyatlı yol olduğudur.
Neyse ki, bu güncel teknikler konusunda eğitim almış nitelikli uygulayıcıların listesi uluslararası alanda giderek genişlemektedir.
Kaynaklar
(1) Klein-Vogelbach S: Functional Kinetics: Observing, Analyzing, and Teaching Human Movement. Springer Verlag, Berlin, Heidelberg, 1990.
(2) Donisch EW Basmajian JV: Electromyography of the deep muscles in man. Am J Anat 1972;133:25-36.
(3) Basmajian JV DeLuca CJ: Muscles Alive-Their Fuction Revealed by Electromyography. Williams and Wilkins, Baltimore, 5th edition, 1985.
(4) Müller K, Schwesig R, Kreutzfeldt A: Das Rückenaktivprogramm Meyer & Meyer Sport; Auflage: 1. Auflage, 2003
(5) Moseley GL, Hodges PW: Are the changes in postural control associated with low back pain caused by pain interference? Clin J Pain. 2005 Jul-Aug;21(4):323-9.2005
(6) Weiss HR: Eine funktionsanalytische Betrachtung der dreidimensionalen Skoliosebehandlung nach Schroth Krankengymnastik 1988;40: 354-363.
(7) Weiss HR: Elektromyographische Untersuchungen zur skoliosespezifischen Haltungsschulung Krankengymnastik 1991;43: 361-369.
(8) Weiss HR: Imbalance of electromyographic activity and physical rehabilitation of patients with idiopathic scoliosis. Eur Spine J 1993;1: (4) 240-243 Mar.
(9) Lehnert-Schroth C: The Schroth Scoliosis Three-Dimensional Treatment. The Martindale Press, 2007
(10) Weiss HR, Klein R (2006) Improving excellence in scoliosis rehabilitation: a controlled study of matched pairs. Pediatr Rehabil 2006;9: 3.190-200 Jul/Sep.
(11) Weiss HR, Hollaender M, Klein R: ADL based scoliosis rehabilitation–the key to an improvement of time-efficiency? Stud Health Technol Inform 2006;123: 594-598.
(12) Weiss HR, Lehnert-Schroth C, Moramarco M, Moramarco K: Schroth Therapy – Advancements in Conservative Scoliosis Treatment. Lambert Academic Publishing (LAP), Saarbruecken, 1st. International Edition 2015, isbn:978-3-659-66795-4.
(13) Weiss HR, Negrini S, Hawes MC, Rigo M, Kotwicki T, GrivasTB, Maruyama T: Physical exercises in the treatment of idiopathic scoliosis at risk of brace treatment — SOSORT consensus paper 2005. Scoliosis 2006;1: 05.
(14) Weiss HR, Turnbull D, Tournavitis N, Borysov M: Treatment of Scoliosis-Evidence and Management (Review of the Literature). Middle East J Rehabil Health 2016;3(2):e35377. doi: 10.17795/mejrh-35377.
(15) Weiss HR, Moramarco M, Borysov M, Ng SY, Lee SG, Nan XF, Moramarco KA: Postural Rehabilitation for Adolescent Idiopathic Scoliosis during Growth. Asian Spine Journal 2016;10:3. 570-581 Jun.
(16) Weiss HR, Weiss G, Petermann F: Incidence of curvature progression in idiopathic scoliosis patients treated with scoliosis in-patient rehabilitation (SIR): an age- and sex-matched controlled study. Pediatr Rehabil 2003; 6(1): 23-30
(17) Monticone M, Ambrosini E, Cazzaniga D, Rocca B, Ferrante S: Active self-correction and task-oriented exercises reduce spinal deformity and improve quality of life in subjects with mild adolescent idiopathic scoliosis. Results of a randomised controlled trial. Eur Spine J. 2014; 23(6): 1204-14
(18) Schreiber S, Parent EC, Moez EK, Hedden DM, Hill D, Moreau MJ, et al.: The effect of Schroth exercises added to the standard of care on the quality of life and muscle endurance in adolescents with idiopathic scoliosis-an assessor and statistician blinded randomized controlled trial: “SOSORT 2015 Award Winner”. Scoliosis.2015; 10: 24
(19) Kuru T, Yeldan I, Dereli EE, Ozdincler AR, Dikici F, Colak I: The efficacy of three-dimensional Schroth exercises in adolescent idiopathic scoliosis: a randomised controlled clinical trial. Clin Rehabil. 2016; 30(2): 181-90
(20) Borysov M, Borysov A: Scoliosis short-term rehabilitation (SSTR) according to ‘Best Practice’ standards-are the results repeatable? Scoliosis. 2012 Jan 17;7(1):1. doi: 10.1186/1748-7161-7-1.
(21) Borysov M, Mogiliantseva T: Rehabilitation of Adolescents with Scoliosis During Growth – Preliminary Results Using a Novel Standardized Approach in Russia. (Methodology). Curr Pediatr Rev. 2016;12(1):31-5.
(22) Pugacheva N: Corrective exercises in multimodality therapy of idiopathic scoliosis in children – analysis of six weeks efficiency – pilot study. Stud Health Technol Inform. 2012;176:365-71.
(23) Lee SG: Improvement of curvature and deformity in a sample of patients with Idiopathic Scoliosis with specific exercises. OA Musculoskeletal Medicine 2014 Mar 12;2(1):6.
(24) Moramarco M, Fadzan M, Moramarco K, Heller A, Righter S: The Influence of Short-Term Scoliosis-Specific Exercise Rehabilitation on Pulmonary Function in Patients with AIS. Curr Pediatr Rev. 2016;12(1):17-23.